En sık sorulan sorulardan birine cevap veriyorum. Yazı belki biraz uzun veya karmaşık olabilir ancak okuyan herkesin anlayacağına inanıyorum.
Elbette bu bir “görüş” olduğundan aksi görüşler de olacaktır. Bir Vedik Astrolog olarak, konuya Vedik Astroloji ve Karma gözünden bakacağım. Başlayalım…
ÖLÜM – YAŞAM DÖNGÜSÜ VE MOKSHA’YA ULAŞMAK
Üst ruhsal boyutlarda var olan “ruh olan sen” (kısaca ruh diyelim) kendi boyutundan daha üst boyutlara çıkabilmek ve böylece bir ve tek olan kaynağa (Allah) ulaşabilmek için deneyim kazanmalıdır. Bu deneyimin kazanılacağı çeşitli boyutlar vardır ve dünya boyutu da bunlardan biridir.
Dünya; Ruh için bir oyun alanı, bir deneyim kazanma okuludur. Ruh, dünyada sayısız defa, çeşitli bedenlerde, kimliklerde ve coğrafyalarda, çeşitli durumlarda (zengin, fakir, sakat, yakışıklı, çirkin) bedenlenerek deneyimlerine devam eder.
Bu deneyimler; ruhun dünya boyutunda alacağı bir haz ya da deneyim kalmayana kadar devam eder. Ruh; dünya boyutunda “aydınlanma” yaşayana kadar; yani bütün dünyevi arzu ve isteklerinden arınana kadar bedenlenmeye devam eder.
Aydınlanma yaşayan bedenlenmiş ruh; yani insan, artık dünya hayatına karşı hiçbir haz duymamakla birlikte; öfke, arzu, şehvet, kibir, hırs gibi tüm dünyevi arzularından arınırsa; buna ek olarak tamamen koşulsuz sevgi, şefkat, kabul, teslimiyet ile dolarsa; böylece tüm çakralarını dengeler, üçüncü gözünü açar, BİRLİK sevgisi ile dolup taşarsa; moksha‘ya ulaşabilir.
Yani, artık dünya boyutunda doğum – ölüm döngüsünden çıkabilir ve nihayet daha üst boyutlarda deneyimlerine devam edebilir. Bu boyutlar hakkında elbette bilgimiz olmamakla birlikte, fikir olarak; artık arzu ve isteklerinden arınmış, diğer varlıkların hizmetine adanan varlıklar arasına girebilir diyebiliriz.
Öyle ise; dünya boyutunda bedenlenen ruhun temel amacı, olabilecek bütün deneyimleri yaşayarak dünyevi arzularından sıyrılmak ve böylece moksha’ya ulaşmak; yani kendi boyutundan daha üst boyutlara yükselmektir.
Genel olarak dünyada bedenlenmiş ruh (insan) bunun farkında değildir. Farkındalık arttıkça kişi ruhunu anlamaya başlayabilir ve arzularından arınmaya başlayabilir. Günümüzde gittikçe artan sayıda aydınlanma arayışında olan insan vardır. Yine de bu kişilerden pek azı aydınlanmaya ulaşabilecektir.
KARMA NEDİR?
Karma, ruhun dünyada insan olarak tekrar tekrar deneyimlediği olaylar ve durumlar bütünüdür. Bu yaşamda geçmiş yaşamın karmalarını yaşadığımız gibi, ayrıca gelecek yaşamlar için de karma yaratırız.
KADER NASIL YAZILIYOR?
Kader, kısaca bu yaşamımızda deneyimleyeceğimiz olay ve durumlar tanımlanabilir. Bu olay ve durumları; yani kaderi “ruh olan sen” yazarsın ve “insan olan sen” yaşarsın.
Peki bir insan kendine neden bu kadar kötülük yapar? Yani kaderindeki bu kadar kötü olayı ve durumu, “ruh olsan sen” nasıl yazmış olabilirsin?
Bunu bir örnekle açıklayalım…
Örneğin; yakın geçmiş yaşamlarında bir engelli çocuğu aşağıladıysan, “ruh olan sen” bu davranışı görür ve not eder. Böylece bu durum, sonraki yaşam karmalarına eklenir ve engelli bir çocuk olarak dünyaya doğabilirsin. Ruh, bu karma ile aslında hem bedel öder, hem de daha önce kınadığı bir durumu yaşayarak empati kazanır, anlayış kazanır.
Hayatta hiçbir şey sebepsiz değildir.
Bir başka örnek; bir gurumun anlattığı bir hikayeye göre; yakın geçmiş yaşamında bir köpeğin yavrularını gözünün önünde öldüren biri, bu yaşamında birçok çocuğunun ölümüne şahitlik etmiş ve evlat acısını tatmıştır.
Bu noktada anlamamız gereken şudur;
Bu yaşamımızdaki iyi ya da kötü her davranış ile gelecek yaşamlarımız için karma yaratırız.
LAO
Aynı, geçmiş yaşamlarımızda bu yaşam için yarattığımız karmalar gibi…
Öyle ise anlamış olmalısın; bu yaşamda başına gelen iyi veya kötü her şeyi gözlemleyen ve bu yaşamın kader planına ekleyen bizzat SEN’sin. Ruh olan sen… Yani kızacağın, isyan edeceğin veya teşekkür edeceğin senden başkası değildir.
VEDİK ASTROLOJİ’DE KARMA NASIL ANLAŞILIR?
Karma hakkında ipucu veren birçok işaret vardır. Bunlardan biri Atmakaraka gezegendir ve kişinin ruhsal olarak hangi konuda açıklığı olacağını ve hangi alanda sınanacağını gösterir.
Buna ek olarak Satürn, Rahu ve Ketu, 10ncu ev karma hakkında ipuçları verir. Kişinin yakın geçmiş yaşamlarında nasıl bir hayat sürdüğü, nasıl güvenlik duygusu kazandığı, neleri başardığı ve neleri başaramadığı gibi konuları anlamak için bunları inceleyebiliriz.
Ayrıca 5 ve 10ncu evlerden, kişinin geçmiş yaşamından bu yaşama ne kadar iyilik bonusu getirdiğini de anlayabiliriz. Bu evlerin güçlü olması, şansın kişiden yana olduğunun göstergesi olur.
Şans dediğimiz şey; yakın geçmiş yaşamlarda yaptığımız iyiliklerin ve aldığımız hayır dualarının bu yaşamımızda bize destek olması durumudur.
LAO
Sonuç olarak, Vedik astrolojiye göre, kişi bu yaşamda hangi alanlarda ve ne zaman şanslı olacak, hangi konularda ve ne zamanlar acı çekecek gibi sorulara cevap bulabiliriz.
- Bu yaşamda neden sürekli aldatılıyor? Belki de geçmiş yaşamda aldattığı içindir.
- Kişi bu yaşamda neden parasız? Belki de geçmiş yaşamında parasını kötülük için kullandığı ya da muhtaçları görmezden geldiği içindir.
- Kişi bu yaşamında neden sevdiği kişiden karşılık göremiyor? Belki de geçmiş yaşamda gerçek sevginin kıymetini bilmediği içindir.
- Kişi bu yaşamda neden kolayca zengin oluyor? Belki de geçmiş yaşamda sınırlı imkanları ile muhtaçlara yardım ederek hayır duaları almıştır.
- Kişi bu yaşamda neden sürekli hastalanıyor? Belki de geçmiş yaşamda hasta insanlara kötü davrandığı içindir?
VEDİK ASTROLOJİ, KADER PLANINI NASIL ANLAYABİLİR?
Vedik Astrolojiye göre gezegenler, burçlar, evler, dereceler ve diğer bileşenler kaderimizi gösterdiğine göre; bunlar da değişmediğine göre, kader nasıl değişecek? Bu sorunun cevabına gelmeden önce olay ve durumların nasıl hayat bulduğunu ve gezegenlerin bundaki rolünü anlayalım…
Astroloji, hayatın arkasındaki kader yazılımının kodlarını deşifre etmektir.
LAO
Aşağıdaki resmi inceleyin. AstrolojiKursu.com‘un sizin gördüğünüz yüzünü ve bütün sitenin çalışmasını sağlayan arka plan kodlarını göreceksiniz.
Bir yazılımcı nasıl bu arka plan kodlarına bakarak sitenin çalışma sistemini çözebilirse, bir astrolog da kader yazılımını deşifre ederek kişinin başına ne zaman ve nasıl olaylar geleceğini çözebilir.
DOĞUM HARİTAMIZIN KADERİMİZ ÜZERİNDEKİ ETKİSİ NASIL GERÇEKLEŞİYOR?
Gezegenlerin görev, yetki ve sorumlulukları vardır. Bazı derece aralıklarının da (evler) temsil ettiği bazı konular (evlilik, iş, para, sağlık gibi..) vardır.
Örneğin; Venüs aşk ve evlilik işlerinden sorumludur. Buna ek olarak bu konuları yöneten 5 ve 7nci ev yöneticileri, kadınlar için Jüpiter ve Mars etkileri de vardır.
Bir insan astrolojiye inanır mı, inanmaz mı? Bu bile haritasında görünebilir. 9ncu ev, Jüpiter ve Ay + Yükselen bu konularda fikir verir. Bazıları ne yaparsanız yapın astrolojiye veya herhangi bir yaratıcı güce de inanmazken, bazıları da bu konularda doğal olarak eğilimlidir.
Peki gezegenler olayları ve durumları nasıl yaratıyor?
Gezegen zihni, yani düşünce şeklimizi etkiler. Düşüncelerimiz, duygulara dönüşür ve duygular da olayları yaratır.
Aslında belli olan zihin yapımızdır ve zihnimiz de bu düzlemdeki gerçeklikleri yaratabilir. Hasta olmaktan çok korkan biri bu durumu yaratır. Aldatılmaktan korkan kişi aldatılır. Fakat bu durumu izah etmek çok da kolay değildir…
Bazı zihinlerin doğası budur ve zihnin doğasına gelmek dünyadaki en zor şeylerden biridir. İnanmıyorsanız 1 dakika boyunca bir şey düşünmeden durmayı deneyin…
Ayrıca, gözlemlediğim kadarıyla ve anladığım karma inancına göre zihnin bazı durumları yaratmasına da gerek yoktur. Bazı durumlar; örneğin doğuştan olan durumlar ya da planlanmayan, hatta akla bile gelmeyen durumlar da gerçek olabilir. Bu da geçmiş yaşam karmasıyla bağlantılıdır.
KADERİ ANLAMAK İÇİN 3 BİLEŞEN
Ben danışanlarıma durumu daha iyi anlamaları için genelde bu örneği veriyorum. Siz de burada okumuş olun…
Doğum haritası analizine baktığımızda olabilecek bir çok olayı, durumu öngörebiliyoruz.
Doğum haritası; başımıza gelebilecek olayları ve durumları gösterir.
Dasha sistemi ve transitler; bu olayların ve durumların ne zaman olabileceğini gösterir.
Doğum haritasının kalitesi; kişinin bu olaylar karşısında nasıl davranabileceğini gösterir.
Yani elimizdeki 2 bileşen; OLAYLAR ve ZAMANLAR’dır…
3ncü bileşen ise KALİTE (ÖZGÜR İRADE) olabilir!
KADER = (OLAYLAR + ZAMANLAR) x KALİTE (ÖZGÜR İRADE)
Şöyle bir örnek yapalım; kişinin doğum haritası, bize başına gelebilecek olayları ve karşılaşabileceği durumları (engeller veya fırsatlar) gösteriyor demiştik. Bu kişi arabasıyla İstanbul’dan Antalya’ya gidiyor olsun. Yani yaşam yolu doğum; İstanbul ve ölüm; Antalya olsun.
Doğum haritasına bakınca; hangi kilometrede karşısına nasıl bir engel çıkacak; nerede trafik sıkışık, nerede kaza var, nerede yol kaygan, nerede yağış var görebiliriz.
Diğer önemli bileşen; kişinin altındaki arabadır. Bazen yol çok engebelidir ama kişinin altında 4×4 JEEP vardır. Bazen yol çok düzdür ama kişinin altında eski bir araba vardır. Genelde Allah dağına göre kar verir. En ideali, kişinin yoluna (kaderine) uygun bir arabasının (kalitesinin) olmasıdır. En zoru; dağlık bir yolda kişinin altında otoban arabası Ferrari olmasıdır!
KADER DEĞİŞTİRİLEBİLİR Mİ?
Buraya kadar epey kafanızda şekillenmiş olmalı!
Şimdi; ben bir vedik astrolog olarak, danışanıma şu tarihlerde boşanma olasılığın yüksek dediğimde, o tarihlerde kesin boşanacağı anlamına gelmez.
Fakat gezegenlerin; kendisine boşanmak için bahane yaratacağı kesindir. Örneğin, bir aldatma vakası olabilir, eşinin ailesi ile anlaşmazlık olabilir, kişinin aklını karıştıran bir eski sevgili çıkagelir, şiddetli geçimsizlik olasılığı vardır.
Ortalama bir zihin, kontrolsüz davranacağı için kader tecelli edecektir ve boşanma büyük olasılıkla gerçekleşecektir. Fakat kişi boşanmak istemiyorsa; işte bu durumda özgür iradeyi, yani kaliteyi devreye sokma zamanıdır.
Nasıl mı?
O tarihte gezegenlerin kendisini manipüle edeceğini biliyordu. Eski sevgilisinin çıkıp kafa karıştıracağını biliyordu ama bu kez tuzağa düşmeyebilir! Kayınvalidesinin eşi ile arasını bozabileceğini biliyordu ama o birkaç aylık dönemde alttan alarak ve tartışmaya mahal vermeyerek dönemin geçip gitmesini izleyebilir. Kalite (özgür irade) budur… Zihnin esiri, kölesi olmamak; aksine zihni yönetmektir.
Zihin dört nala giden bir at gibidir. Sen faytonda oturan kişisin. Eğer dizginleri ele almazsan zıplaya zıplaya için dışına çıkar ve yorulursun. Dizginler elinde olursa atı sakince istediğin yerden götürebilirsin ve sen de faytonda rahat edersin…
KADER DEĞİŞTİRİLEBİLİR VE DEĞİŞTİRİLEMEZ!
Bunun anlamı şu; kaderin sert ve esnek yanları vardır. Örneğin; doğuştan engelli olmak, doğum yeri ve şartları, ölüm zamanı ve şekli, beklenmedik bir kazada kalıcı sakat kalmak, evlenmek, bazen boşanmak, çocuk sahibi olmak gibi şeyler değiştirilemez kaderdir.
Bazen boşanmak, ilişkide huzuru sağlamak, meslek, bir şeyleri biraz daha iyi yapmak veya zararları hafifletmek değiştirilebilir; esnetilebilir şeylerdir.
Örneğin; İstanbul’dan Antalya’ya giderken kaygan yoldan, trafikten kaçınabilirsin; ancak bazı paralı yollardan, gişelerden geçmekten kaçınamaz, bedeli ödemek zorunda kalabilirsin.
Bu yüzden kader kesin değiştirilebilir ya da değişmez demek doğru değildir. Esnektir…
Ayrıca kişiden kişiye göre de değişir…
Bazı kişilerin özgür iradesi (kalitesi) kendi kaderi üzerinde etkili olacak kadar güçlüyken; bazıları yazılanı yaşamaktan kaçamaz.
Güçlü haritalar; güçlü yükselen yöneticisi, Ay ve Güneş; güçlü Satürn, Jüpiter… Bu kişiler genelde kaderlerini olabildiğince iyi hale getirebilirler. Kötü olasılıkları azaltabilir, fırsatları büyütebilirler.
Bu yerleşimlerin tam aksi olduğunda da; kişi genelde zihninin kontrolünde yaşayacağı için kaderi üzerinde pek bir hükmü olmayacaktır…
KARMAYI İYİLEŞTİREN UYGULAMALAR NELER?
Kişinin doğum haritasında hangi alanlarda zayıf olduğu görülür. Örneğin; evlilik hayatı bir türlü yolunda gitmiyorsa ya da evlilik olmuyorsa; örneğin yükselen Balık ise Merkür düşük olabilir; Venüs düşük ve retro, Jüpiter yine sıkıtılı durumda olabilir. Bu gezegenler bazı yöntemlerle güçlendirilebilir ancak yine kişinin farkındalık seviyesinin yüksek olması beklenir.
Doğum haritası analizi alan kişiler genelde farkındalık seviyesi yüksek kişiler oluyor çünkü kaderlerini anlamaya ve düzeltmeye çalışıyorlar. Bu nedenle ben danışanlarıma gerekli önerilerde bulunuyorum. Güzel haberler aldığım da oluyor…
Her gezegen için farklı şifalandırma yolları vardır ve bunları da blogumda yazacağım, takipte kalabilirsiniz. Fakat genel iyileştirme yolu; mümkün olduğunca çok insana yardım etmek, bağış yapmak, hayır duası almak, kendini iyiliğe adamaktır…
Buna ek olarak farklı alanlar için mantra ve yantra gibi uygulamalar da bulunuyor. Bu yantralar, Vedik ilmine göre her gezegenin temsil ettiği bazı titreşimlere uygun tasarlanmış, binlerce yıllık sembolleri içerirler ve genel olarak önerilmektedir.
Örneğin; Vedik astrolojiye göre hangi konuya hangi yantranın iyi geldiğini YantraSepeti.com‘a gidip Kategorilere tıklayıp görebilirsiniz.
FİKİRLERİNİZİ YAZIN…
İnstagram gönderime gidip yazım hakkındaki fikirlerinizi yazabilirsiniz.
Sevgilerimle…